Sağlıklı saç denilince “parlak, canlı, yumuşak ve doğal görünümlü”, yağlı ya da kuru olmayan saçlar akla gelir. Saç ve saçlı derinin sağlığını etkileyen, pek çok iç ve dış faktör vardır. Bütünsel sağlığımıza önem vermek, yaşam şeklimizi düzenlemek, sağlıklı beslenmek saç sağlığımızı etkileyen en önemli faktörlerdir.
Saçı etkileyen, kendi ellerimizle yıpranmasına sebep olduğumuz dış faktörler arasında; aşırı fırçalama, aşırı sıcak ve soğuk suyla yıkamak, deterjan içeriği fazla şampuanlar kullanmak, fön makineleri ile uzun süreli kurutmak, düzleştirme, keratin bakımları, perma işlemi, saç boyamaları, renk açmaları, deniz suyu, güneş ışınları, havuz sularındaki klor, sert yıkama suları, hava kirliliği, sürtünme (yastık, bere gibi) ve daha pek çok faktör sayılabilir.
Bütün bu faktörler birbirinin içine öylesine girmiştir ki, “Yıpranmış saçı”, saçın kökten uca kozmetik ve çevresel faktörlere bağlı olarak ilerleyen dejenerasyonu olarak tanımlayabiliriz. Yapılan kozmetik işlemler sırasında her şey doğru bile uygulansa, saç kendi haline bırakılırsa hasar yavaş yavaş birikir; kıl yapısı bozulur. Saç yıpranır, kopar, dökülür veya saçın doğal döngüsünde tekrar yerine yeni saç gelir.
Saçın normalde biraz hasar görmesi normal olup hasarın derecesi kişiden kişiye, sosyoekonomik duruma ve uygulanan günlük saç bakımına göre değişir. Kozmetik ürünlerin akıllıca kullanılması bu hasarın azaltılmasına ve saçın sağlıklı durumda kalmasına yardımcı olur.
Yıpranmış saçıların bakımında en doğru öneriler şunlardır:
1.Usta bir kuaförün elinden çıkmış güzel bir kesim.
2. Kuru/hasarlı/kalıcı dalga işlemi uygulanmış saçlar için üretilmiş doğru bir şampuan seçmek.
3.Uygun formülasyonu olan bir bakım ürününü düzenli kullanmak.
4.Yoğun bir bakım ürününü haftada bir veya iki kez uygulamak.
5.Fönle kurutma, çekiştirerek fırçalama, tarama, ısı işlemleri veya renk açıcı gibi işlemlerle daha fazla hasarın oluşmasını en aza indirmek.
