Yeni hayatımızda hepimiz maskelerle, karantina altında sanal ortamda “zoom” toplantıları, sosyal medya yayınlarıyla evden çalışarak; eğitimimize devam ederek; aile, eş dost görüşmelerimizi akıllı telefonlarla yaparak sadece anılarımızda kalmasını dilediğimiz bir yıl geçirdik. Eskiden güneş ışığından korkar, korunurken, bütün gün hatta gece dijital teknolojiye, mavi ışığa maruz kalıyoruz. Artık çalışma hayatımızın çoğunu “zoom” aynası ve diğer dijital cihazların karşısında geçiriyoruz. Uzun süreler boyunca kendi yüzümüzün yakınlaştırılmış yansımasını izliyoruz. Karşımızdaki kişilerin bizi nasıl algıladığını düşünüyoruz. Bazen de sosyal medyada kullanacağımız profil resmimize filtre, fotoğraf düzenleyici programlar arıyoruz.
Günümüzde güzellik kavramının anahtarı “kendini iyi hissetmektir”. Aynaya baktığımızda, sanal ortamda (“zoom” aynasında, “selfie” çekimlerinde, sosyal medyada) kendimizi güzel gördüğümüzde daha iyi, daha mutlu oluruz. Bir arkadaşımız “Çok yorgun görünüyorsun.” ya da “Üzgün müsün?” dediğinde rahatsız oluruz. “Sen de bir güzellik var!” dediğinde ise mutlu olur, kendimizi daha iyi hissederiz.
Ekranlarda daha önce fark etmediğiniz detaylar dikkatinizi çekiyor; ağız köşelerinizdeki düşüklükler, gözaltlarınızdaki boşluk ve gölgeler sizi mutsuz, yorgun gösteriyor, yanaklarınızı çökük, gıdınızda sarkmalar görüyor, yüz ovalinizi ya da gülüşünüzü beğenmiyorsanız, cildiniz mat, soluk ve nemsiz görünüyorsa ya da sadece annenizi görüp cildinizin geleceğine yatırım yapmak istiyorsanız siz de medikal estetikten yararlanabilirsiniz.
Pandemi döneminde en trend medikal estetik işlemler;
Pandemi nedeni ile en çok açıkta kalan maske dışı yüz bölgemiz ya da karşılıklı iletişimde ilk dikkat çeken alan, gözler ve göz çevresidir. Bu bölge için elimizdeki en büyük güç botoks uygulamasıdır. Botoks, yüze rölatif olarak aydınlık, ışıltı verir. Yine, göz çevresinde kaşlar, kaşlar arasındaki çatık çizgileri dâhil pek çok bölgeye kişiye özel uygulama yapılabilir.
Cilt kalitesini artıran cilt aşıları; gençlik aşısı, nem aşısı, “skin booster”, “mesolifting” gibi isimler ile bilinir. Bu uygulamalar ciltte nem, sıkılık, dolgunluk, ışıltı ve doğal bir lifting etkisi sağlarken, yüzün şekil, mimik ve ifadesinde değişiklik oluşturmazlar. Hasar görmüş olgun cildi (35-50 yaş) onarmak, yenilemek, korumak; yaşlı ciltlerde (50 yaş sonrası) ise yaşlanma etkilerini azaltmak için kullanılabilir. Genç grupta (25-35 yaş) yaşlanmayı önleme, çevresel faktörlerin (güneş ışınları, çevresel kirlilikler gibi) zararlı etkilerinden korunma amacıyla ve akne tedavisinde kullanılabilir. Uygulama yüz, boyun, göğüs ve ellere yapılabilir.
Sıvı lifting ya da enjeksiyon lifting ise “zoom” aynasında yüzdeki sarkmanın, hacim kaybının desteklenmesinin basit ve en etkili yollarından biridir. Kaybedilen hacmi yerine koyarken, cildin sıkılaşmış bir görünüm kazanmasını ve yüz konturlarının yeniden belirginleşmesini sağlar. Yüzü U şeklinden V şekline getirir; çene, çene hattı, allık-gölge etkisi oluşturulabilir. Ayrıca şakak bölgesine yapılan uygulama da tüm yüze lifting etkisi sağlar; yüze enerji, canlılık verir. Gözyaşı kanalı güçlendirilmesi, hacimlendirilmesi, alt göz kapağının yukarıya itilmesi de alt yüz ve yanaklara kaldırma etkisi sağlar.
Odaklı ultrason ve lazer tedavileri gibi enerji bazlı cihazlar ile sarkmış boyun, bozulmuş çene hattı ameliyata gerek kalmadan sıkılaştırılabilir, germe etkisi sağlanabilir, kaldırılabilir. Yüksek yoğunlukta enerji, deri altında yeni kollajen üretiminizi uyarır ve kollajen liflerinizde kalınlaşma, kısalma ile doku sıkılaşmasını sağlar.
Dudaklarımız, yüzümüzün alt kısmının en belirleyici, en hareketli, en çok kullanılan bölgesidir. Gençliğimizi, güzelliğimizi, çekiciliğimizi, gülüş şeklimizi belirler; kişiliğimizi, ifademizi, duygu durumumuzu yansıtır. Sosyal medyanın ve dijital yaşamın kişiler üzerindeki etkisi nedeni ile son yıllarda dudak şekli ve yapısı daha da önem kazanmıştır. Dudaklar yaş alma, güneş, sigara içimi ve benzeri çevresel nedenlerle dolgunluğunu, nemini kaybeder, incelir. Hiyalüronik asit içeren dolgu maddelerinin uygun tekniklerle enjeksiyonu ile eski şekli ve nemi tekrar kazandırılabilir, konturları belirginleştirilebilir; çevresindeki ince çizgiler giderilebilir. Amaç dudağı büyütmekten çok, kaybolan hacmini ya da olması gereken orantıyı yakalayarak daha canlı, dolgun ve pürüzsüz bir görünüm sağlamaktır.
Sonuç olarak, size özel küçük dokunuşlar ve enjeksiyonlarla kendinizi “zoom” aynasında daha iyi görebilecek, daha iyi hissedebilecek, daha iyi yaş alabileceksiniz, ayrıca filtreye de ihtiyacınız olmayacak. Aynı zamanda mavi ışığın cildinizde oluşturacağı hasarı da onaracak, korunacaksınız.
Yaşam alışkanlıklarımızı estetik işlemlerin yardım eli ile birleştirmek, yıllara meydan okumanın altın standardıdır.
Unutmayalım ki gençlik ve güzellik önce içimizde başlayacak, sonra dış görünüşümüze yansıyacak.
