Cildimizi yaşlandıran 3 “S” nin ne olduğunu biliyor musunuz? ; Sun (Güneş), Stres, Sigara… Günümüzde Sugar (şeker) de 4. suçlu olarak eklendi.
Şekerli, nişastalı, unlu ve ultra işlenmiş gıdalar hem cildimize, hem bel çevremize, hem de tüm organlarımıza “meteor yağmurları” gibi zarar verir. Bütün suçlu “glikasyon” ya da “şekerlenme” dediğimiz bir süreçtir. Şekerlenme sürecinde kan dolaşımındaki yüksek şeker ciltte proteinlerle birleşip “AGE” denilen zararlı yeni moleküller oluştururlar. Beslenmenizde ne kadar fazla şeker olursa o kadar çok AGE üretirsiniz. AGE denilen zararlı maddeler direkt olarak kolajen ve elastik liflere yapışarak küçük küçük kopmalarına neden olur. Aynen güneşte kalarak kurumuş bir hortumun çıtır çıtır kırılması, gibi parçalanırlar. Cilt esnekliğini, sıkılığını kaybeder; kırışır, sarkar. AGE’ler yeni kollajen ve elastinlerin üretilmesini de etkileyip cildin kendini onarmasını zorlaştırarak önceki hasarlarının üstüne adeta tuz biber eker.
Ultra işlenmiş gıdalar da aynı mekanizma ile cilt sağlığını bozar; yaşlanmaya neden olur. Ultra işlenmiş gıda; kesin bir tanımı olmamakla birlikte 5 veya daha fazla malzemenin karışımı ile oluşan besinlerdir. Günlük yemek tarifelerimizde kullanmadığımız katkı maddelerini içeren (renklendiriciler, koruyucular, yapay tatlandırıcılar gibi) gıdalardır. Ultra işlenmiş gıdalarla ilgili esas sorun gördükleri işlemlerden ziyade bu gıdaların çoğunun yüksek kalorili olmaları, kan şekerini arttırmalarıdır. Ayrıca kolay ulaşılabilir ve ucuzdurlar.
Cilt yaşlanmasını yavaşlatmak için ne yapabiliriz...
Glikasyon tamamiyle durdurulamaz ama yavaşlatılabilir. Bu anlamda önleyici tedbirler çok önemlidir. Kolajenler glikasyon yüzünden bir kez zarar gördüğünde, bu süreci tersine çevirmek zorlaşır. AGE’leri cildinizden uzak tutmak için şu tavsiyelere uyabilirsiniz:
•Şekeri azaltın Dengeli beslenmek istiyorsanız şekeri tamamen kesmek imkânsızdır; çünkü tam tahıllar, meyve ve sebzeler bile sindirildiğinde glikoza dönüşür. Ekstra şekerle günde en fazla 100 kalori almayı hedefiniz haline getirin (yaklaşık 6 çay kaşığı şeker). Ancak, 20 ila 39 yaş arasındaki kadınların bu miktarın iki buçuk katından fazlasını tükettiklerini biliyoruz.
•Pişirme yöntemlerinizi gözden geçirin “Yiyeceklerdeki AGE’ler söz konusuysa, nem önemlidir”. Yüksek ve kuru ateşte uzun süre pişirilen yiyeceklerde (fırında kızartılmış, ızgara ya da kızartmalar) AGE’ler daha çoktur. Kaynatmak, kabuklu yiyecekler ve deniz ürünlerinin kabuğunu soyup kaynar suya atmak, buharla pişirmek cilt dostu yöntemlerdir. Örneğin patlamış pirinç içeren mısır gevreklerinde kaynatılmış pirince nazaran 220 kat, tavada yapılan yumurtada ise çılbırdan 62 kat daha fazla AGE bulunur.
•Her gün SPF 30 güneş kremi kullanın Yapılan bir çalışmaya göre, güneşe maruz kalmış ciltte, güneşten korunmuş cilde nazaran çok daha fazla AGE bulunur. AGE’ler ayrıca vücudunuzdaki doğa antioksidanları etkisiz hale getirerek, cildinizin UV hasarlarına karşı daha savunmasız bırakır.
•Hedefe yönelik cilt bakım ürünleri kullanın Şanslıyız çünkü yaşlanma karşıtı ürünlerin çeşidi her gün artıyor. AGA’leri azaltan ve glikasyonun oluşturduğu zararlı etkileri onaran bakım ürünleri kullanarak daha genç cilde sahip olabilirsiniz.
Cilt tipiniz ve ayrıntılı bilgi için dermatologunuzdan yardım alın.
